top of page

MİTİK AKIŞLAR

Tantranın tüm elementlerinin yaratıcı bir akış olarak bir araya geldiği bu pratikler mitik bilinçten yola çıkarak asana, mantra, mudra ve pranayamanın birbirinin içine örüldüğü simyasal bir yolculuk vaad ediyor.

SHAKTİYİ UYANDIRMAK

 

Tantra’nın Hindu ve Budist dallarından olan yogik bilgeler bundan bin yıllar önce henüz ortada fizik bile yokken, kuantum fiziğini, suptil titreşimsel enerjinin bildiğimiz her şeyin temelinde olduğunu iddia ederek açıklamışlar.

 

Yogik bilgeler, fizikçilerin aksine, bu enerjinin sadece nötr bir vibrasyon olmadığını aynı zamanda ilahi feminen gücün yani ‘shakti’nin ifadesi olduğunu tecrübe etmişler.

 

Yoga geleneğine göre, shakti’nin dansı bizim bedenimizin, düşüncelerimizin, algımızın ve fiziksel dünyanın formunu alır. Hindu gelenekleri ‘mutlak gerçekliğin’ formsuz olduğu ama aynı zamanda kendini ilahi varlıklar olarak ortaya koyduğu fikrine açıktır. Yani Shakti, her şeyin formsuz kaynağı, tanrıçaların veya dünyayı ve bilincimizi yaratan enerjilerin somutlaşmasıyla form bulur.

Tanrıçalara inanalım veya inanmayalım onları tasavvur etmek  bile evrensel güçlerle yakınlaşmamızı sağlar. Gariptir ki, Tanrı veya Tanrıça pratikleri düşüncelerimizi ve duygularımızı hareket ettiren güçlerin bireysel değil hepimizin paylaştığı arketipsel enerjiler olduğunu ortaya koymaktadır.

 

Carl Jung mitolojiye arketipel ruhun kendini açığa çıkartması olarak bakar.

Hindu Tanrıları insanlığın psişik yapısının bir parçasıdır. Tüm diğer sembolik formlar gibi Hindu tanrıları belirli psikolojik güçleri temsil ederler.

Hissettiğimiz ama asla isimlendirmeyi düşünmediğimiz enerjileri somut bir forma getirirler.

 

Tanrıça meditasyonlarının altında yatan anlayış budur. Bu meditasyonlar psikolojik düğümleri çözer,  zihindeki ve kalpteki belirli dönüştüren güçleri çağırırlar. Bizi içimizdeki koruyucu güçle temasa geçirir ve dünyayı görme biçimimizi değiştirirler.

 

Bu, özellikle Hindu geleneğinin tanrıça enerjileri için geçerlidir. Yani içinizdeki tanrıçayı aramak sadece küçük kızlara özgü bir şey değildir. Tanrıça cinsiyetin ötesindedir ve sadece kadınlar değil erkekler de bu capcanlı kuvvete ayak uydurmaktan yarar görürler. 

TANRIÇA GÜCÜ

 

Tanrıça enerjisine geçmenin en açık yolu Durga/Kali, Lakshmi ve Saraswati’yi uzun uzun düşünmekten geçer.  Bunlar güç, güzellik ve bilgeliğin vücuda gelmiş halleridir. Bu tanrıçalar hakkında pek çok efsane vardır. Benim en çok hoşuma giden Durga ve canavar krallar Shumbha ve Nishumbha ile ilgili olandır.

 

Bu iki canavar dünyayı ele geçirmiş ve cennet tanrılarını kovmuşlardır. Aklı başından giden tanrıçalar dualarla diz çökmüş ve Durga’ya canavarları yenmesi için yalvarmışlardır. Durga razı olmuş, güzel bir kadın şekline bürünmüş ve canavar kralların bahçesine gizlice girmiştir. Güzellikten çok iyi anlayan canavar krallar bu durumdan çok hoşlanmış ve onu haremlerine almak istemişlerdir. Tanrıça “bayılırım” demiş ve eklemiştir: “Ama önce küçük bir şey yapmanız gerek. Ben çocukken bir yemin ettim. Sadece beni savaşta yenebilecek bir erkekle evlenirim dedim.” Bunun üzerine canavarlar ordularını bu güzel kadının üzerine yollamışlar. Savaş kızıştıkça Durga’nın bedeninden bir dizi tanrıça çıkar: Lakshmi, Kali, Saraswati. Son derece naif görünümlü bu hanımlar orduları alt etmişlerdir ama canavar krallar itiraz eder. “Hiç adil değil! Tek başına savaşacağım dedin ama yardımcılarına bak!”

“Bunlar yardımcı değil” demiş tanrıça. Bunlar benim diğer yönlerim. Bunu kanıtlamak için diğer tanrıçaları tekrar bedenine çağırmış ve kendi başına canavarları öldürmeye devam ederek ebedi Shakti gücünün yenilmez olduğunu kanıtlamış.

BENİ KÜKRERKEN DUY


Durga (sırrına erişilmez anlamına gelir) kozmik savaşçıdır, bilincin içinde cehalet ve karanlıkla savaşan güçtür. Durga bir aslana biner ve kolları silahlarla doludur, bu silahları canavarlara ve kötü güçlere karşı kullanır. Ancak yüzü huzur ve şefkatle parlar.

 

Durga dramatik hamlelerin arkasındaki güçtür. Sizi zorlayan bir durumda veya derin bir arkaya eğilmede bu güç arkanızdadır. Durga’yı bin işi bir arada yapması gereken çalışan annelerin yol gösteren tanrıçası olarak da düşünüyorum. Hem iş, hem aile hem de sayısız acil durumla her gün baş ederken onlara esin kaynağı olduğuna inanıyorum.

Durga’nın en korkulan tezahürü Kali (kara olan anlamına gelir) hem zamanın tüketen gücünü (her şeyi eriten) hem de derin meditasyonun zamansızlığını temsil eder. Dili dışarıda tasvir edilen Kali, bizi geleneksel durumların ötesine götüren enerjidir. İnsan kafalarıyla süslenmiştir. Bu kafalar düşünce olarak vücut bulan ses titreşimlerini temsil eder. Bu sesler meditasyon sessizliğine girdiğimizde “düşünceleri işgal eder”

Lakshmi (iyi talih anlamına gelir) öte yandan istediğiniz her şeyin özündedir. Zenginlik, iyi şans ve mutluluğun tanrıçası olarak (dil açısından mutlu bir tesadüftür ki adı Luck – shmi olarak telaffuz edilir. Luck İngilizcede iyi şans anlamına gelmektedir) Lakshmi nilüfer çiçeğinin üzerinde oturur, alımlı bir Bolywood yıldızı gibidir. Dört kolunun birinden aşırı cömert oluşunu simgeleyen altın paralar dökülmektedir.

Hindistan’ın bazı bölgelerinde çalışan insanlar para ve zenginlik için Laksmi’ye tapar ama Lakshmi spiritüel hediyeler de verir. Örneğin sonsuz mutluluk hissi onun nazik mevcudiyetinin bir işaretidir. Adlarından bir, (Shri veya Shree) hayırlı anlamına gelir ve bu tanrıça ile ilgili her şey güzellik, iyilik ve uyumu akla getirir. 

Saraswati (akan anlamına gelir) beyaz giyer, elinde bir kitap, bir tespih ve mantra pratiğini temsil eden veena adlı bir telli müzik enstrümanı vardır. Yoldaşı kuğu, Hindu ikonları arasında gagası bilgeliğin sütü ile maddi varlık suyunu birbirinden ayırabilme özelliği ile bilinir. Saraswati’nin en önemli  özelliği bizim dünyada tanrısallığı bulmamızı sağlayan muhakeme yetisidir. Saraswati aynı zamanda yaratıcı esinlenmenin gücü olan dil ve müziğin ilahıdır. 

bottom of page